Tamamlanan en son halka arzlardan Türk İlaç ve Serum’un oransal dağıtım yoluyla gerçekleşmesi, polemiği iyice büyüttü. Yatırımcılar oransal dağıtımlarda adaletsizlik mi var sorusuna yanıt arıyor. Sermaye piyasalarında tarihi bir dönem izlerken, Borsa İstanbul’daki yatırımcı sayısı 2 milyonu geçmiş durumda. Yaklaşık olarak 400 binden fazla yatırımcının 100 kattan fazla talep gönderdiği halka arzları görmeye alışır duruma geldik. Oransal dağıtımdaki polemiğin iyice büyüyerek tepki toplaması ise, Türk İlaç ve Serum halka arzında gerçekleşti.  Yurt içi bireysel yatırımcılara ayrılan tahsisat tutarının 138,6 katı, yurt içi kurumsal yatırımcılara ayrılan tahsisat tutarının 28,4 katı ve yurt dışı kurumsal yatırımcılara ayrılan tahsisat tutarının da 11,4 katı talep geldi. Halka arzda 210 yurt içi kurumsal yatırımcıdan talep gelmesine karşın bunların sadece 46’sı hisse alırken, Yurtdışı 16 kurumsal yatırımcı talep gönderip ancak 8 kişiye dağıtım yapılıyor. Eleştirilein odak noktası bu tablo ile başlıyor. Neden 210 yurtiçi kurumsal yatırımcıya eşit olarak dağıtılmadı da sadece 46 kuruma hisse tahsis edildi? Yurtdışından gelen 16 kurumsal yatırımcının yarısı hangi kriterlere göre elendi? Halka arzda hisse dağıtımı önceden mi organize edildi, otel odasında mı yapıldı? Hepsi eş dost tanıdık isimler mi? Bu kişilerin kim olduğunu ortaya çıkarmak düzenleyici ve denetleyici otoritelerin işi. Birileri yüklü miktarda hisse alırken, talep göndermesine rağmen minimum miktarda Hisse alan küçük yatırımcılar ise tepkili. 15.242.500 adet hisse kimlerin hesabına geçti? 11 liradan 25.90 liraya kadar yükselen hissede 242.000.000 lira birilerinin cebine mi koyuldu? Halka arzların yurt içi kurumsal ve yurt dışı kurumsallara eşit olarak dağıtım yapılması gerekmiyor mu?